Pazartesi, Şubat 08, 2010

Efemera : Yani hayata dair yazılı belgeler

Efemera
Kelime Eski Yunanca kökenlidir ve "bir günden fazla dayanmayan" anlamına
gelen "ephemeron" un çoğul şeklidir.
(epi=bir, hemera=gün anlamına gelir). Geçmişte su sineği (Mayıs böceği)
gibi kısa ömürlü böcek ve bitkileri tanımlamakta kullanılmıştır. http://tr.wikipedia.org/wiki/Efemera
Günümüzde ise biriktirilmek amacı ile üretilmemiş kısa ömürlü ve
başlangıçta fazla değer taşımayan, ancak sonradan bazı koleksiyoncular
tarafından koleksiyon malzemesi haline getirilmiş "ıvır zıvır" ürünlerin
genel adıdır. Bu ürünler genellikle basılı materyalleri kapsar.
Bu efemera ürünlerinin arasında okul diplomaları, karneler, otobüs sinema
biletleri, piyango biletleri, spor toto kuponları, gazete nüshaları,
tanıtım broşürleri, mektuplar, kartvizitler, lokanta menüleri,
tapu senetleri, noter senetleri, banka dekontları,
çikolata ve sakızlardan çıkan kartlar, sigara kâğıtları,
posterler, pasaportlar, fotoğraflar,kartpostallar, düğün davetiyeleri
gibi gündelik hayatın ayrıntılarını belgeleyen materyaller sayılabilir.
Bugün özel koleksiyoncular dışında büyük ulusal kütüphaneler ve
müzeler de tarihin belli bir alanına ışık tutabilecek efemera
koleksiyonları barındırmaktadırlar.
Asağıdaki Yeats şiiri bir kolleksiyoncunun en degerli efemera'larından biri
olabilir....
“Bir kez olsun gözlerimden usanmayan gözlerin
Sarkmış göz kapaklarının ardında hüzünle çökmüş,
Aşkımızın solmasından.”
Ve sonra o:
“Aşkımız soluyor olsa da, bırak duralım
Gölün yalnız kıyısında, bir kez daha,
Birlikte, o anın nazikliğinde
Zavallı yorgun çocuk, tutku, uykuya daldığında.
Ne kadar uzak görünüyor yıldızlar, ve ne kadar uzak
İlk öpüşmemiz, ve ah, ne kadar yaşlı kalbim!”
Düşünceli, solmuş yapraklar boyunca yürüdüler,
Ellerini tuttuğu kadını yavaşça yanıtladı:
“Tutku çok yıprattı avare yüreklerimizi.”

Ağaçlar etraflarındaydı, sarı yapraklarsa
Sönük gök taşları gibi düşüyordu hüzünle, ve birden
Yaşlı ve topal bir tavşan sekti yoldan aşağı;
Güz çökmüştü üstüne: ve şimdi durdular
Gölün yalnız kıyısında bir kez daha:
Döndü ve kadının üzerinde ölü yapraklar gördü
Gözleri kadar çiyli, sükunetle toplanmış
Göğüslerinde ve saçlarında.
“Ah yas tutma,” dedi adam,
“Bizi bekleyen diğer aşklara yorgun oluşumuza;
Küskün saatler boyu nefret ve aşk duymamıza.
Önümüzde sonsuzluk uzanıyor; ve ruhlarımız,
Aşktır sadece ve hiç bitmeyen bir elveda.”
- W.B. Yeats (1889)
Bence bir efemera koleksiyoneri de kayınvalidem. 40 senelik günlükleri, içinde biletleri, sararmış küpürleri var.
Eşim 10 aylık iken, ne gün ateşlenmiş, doktor ne reçete yazmiş biliyor...
Kilo, boy, mama saatleri hep yazılı. Emek vermiş.
Günlükler çıkıp da, torunlara hikayeler anlatılınca, cocuklar büyülenmiş gibi dinliyor.
Rahmetli anneannemin de, her kitabının içinden, kuru çiçek çıkardı.
Yolda görmüş, elindeki kitaba koymuş.
Kitaplar bana kalinca, açıp açıp çicekleri bulunca; ahhh, ahhh....
Ya, boyle iste...
Benim efemeralarım da ara ara yazdığım satırlar...
Yahoo arşivliyor, blogspot arşivliyor...
Basılı değil, sanal...
Sayılır mi ki ?