Pazartesi, Şubat 20, 2012

Cemre Düstü

Bir yil once yazdigim bir yazi...
O zaman Misir Tahrir Meydani'nda
Arap Bahari çatismalari vardi...
1 yil sonra, yine dustu cemre...
Iste 'Cemre Dustu' yazisi; Posta Cepecevre..


Cemre düştü!
Ülkenin ve içinde bulunduğu coğrafyanın gündemi kasvetli. İnsanların omzunda geçim derdi, gelecek kaygısı... Ve bunları zerre kadar takmadan döngüsüne devam eden Toprak Ana... Bu hafta Yörük gelininin (nam-ı diğer bahar dalı) ilk çiçeğini gördüm. Artık gözüm erik ağaçlarında... Tomurcuklar belirmiş bile dallarda... Göçmen kuşlar kuzeye dönüş hazırlığında... Leylek sürülerinin ise eli kulağında... İlkyaz gelmek üzere. Yine, yeniden uyanacak doğa... Bazı canlar ise göremeyecek bu uyanışı. Onlar yitip gittiler başka ‘uyanışların’ koynunda. Devrimler, ayaklanmalar ve diktatörler onları toprağa yatırdılar. Üstlerinden gelip geçerken mevsimler, ruhları dolaşacak ebediyetin zamansızlığında... Artık kış güzeli çulhaların boyun bükme zamanı. Yorgun yüzlerinden süzülen yağmurun gözyaşları, bu ruhların yasını tutmak içindir belki de... Sarı güller çıkarmışken başını, mimozalar öbeklenirken dallarda, ötücü minik kanatların eşleşme cıvıltıları duyulurken etrafta; düşen tüm cemrelerin anısına selam olsun... Kalın sağlıcakla.