Türkiye, muson alçak basıncı altında zor günler geçirirken, toplumun bünyesi ve ruh hali de havanın ve orucun etkisi ile ciddi bir sınavdan geçiyor. . Yürüyen de , otomobil kullanan da asabi. Herkes işini bitirip, gölgeye, iç mekana , mümkünse de klimalı ortama kaçmanın peşinde. Trafikte, el kol hareketleri ve küfürleşmeler tehlikeli düzeyde artmış durumda. İstanbul trafik keşmekeşi konusunda zaten mimli olduğu için; beni asıl şaşırtan İzmir’in durumu oldu! İzmir ve ahalisi güleryüzlü ve tahammüllüdür. Hayat, iklimin de etkisi ile daha yavaş akar. Üstelik İzmir sıcağa alışıktır. 35 derecelerde kimsenin gıkı çıkmaz! İnsanları kolay kolay bağırıp çağırmazlar birbirlerine. Hem, İzmir’de herkes herkesi tanır . Yani sokaklarda bağırmak, sosyal statü kaybına neden olabilir. Maalesef bu yaz, durum farklı. İzmirlim de, kornaya var gücüne basıyor, kızıyor, söyleniyor. Türkiye de, trafik de olmak , stres testinden geçmek gibi...
Neyse ki şimdi Turkcell Meteroloji mesajı atmış, yarın 8-10 derece düşüyormuş sıcaklık ! Hem de yağmur da varmış ! Ohh, gel keyfim gel:)
Sevgiler